7 Ekim 2010 Perşembe

BİR KADININ YAZISINDAN BİR İKİ CÜMLE ALARAK YENİ BİR DİNÇEL'ce YAZISI YAZDIM, BUYRUN BAKALIM : )


Onun başlığı "Birinin Kadını Olmak İstiyorum" idi.
E böyle de kalabilir, benim için sorun yok.
Diyor ki kadın yazısında; başka kimse dokunmasın bana, konuşmasın, bakmasın hatta, biraz korunmak, biraz şımarmak, ona yemek yapmak, yürürken sıkı sıkı elini tutmak, uzun uzun pazar kahvaltısı, ha unutmadan kek de yaparım ona" gibi "küçük" ama "zor hevesleri"m (!) var diyor kadın.
Neden mi diye soruyoruz o kadın ve bendeniz DinçeL kadın ?
Çünkü herkesin eli tutulmaz, herkesle kahvaltı keyifli olmaz, kekimi ona yapmazsam keyfi kalmaz diyoruz ikimizde ve bir ağızdan hep birlikte.
Çünkü HERKESİN KADINI OLUNMAZ diyoruz.
NİL'in bir şarkısı vardı ya hani; mahcupça bakıp, yanmış kekini ekrana tutup göstererek ''sana kek yaptım'' derdi, işte bu hayal bence her kadının hayali olamaz.
Ben bu hayali gerçekleştirmek için Issız Adam filminin oyuncularının peşine düşüp havuçlu-tarçınlı kekin tarifini ele geçirmeyi bile düşünüyordum sevdiğim erkeği mutlu edeyim diye.
Bence böyle hayaller herkese kurulmaz !!!
Her neyse, bu mevzu zaten benimle ilgili;
Biz dönelim yine öze, diyor ki yine DinçeL ve kadın; sabahları uyandığımda "günaydın sevgilim" mesajları uçuşsun telefonumda, gün içinde özleyeyim onu, özlesin o da beni, dayanamayalım bu durumumuza.
Aklımda olduğu için gülümsemek, gülümsediğim için işe bile uçarak gelmek, biri beni o kadar çok sevsin ki, hatalarımı da sevsin, o kadar çok sevsin ki hata yapmaktan ödümüz kopsun istiyoruz nitekim yine biz.
Şimdi ben/biz birinin elini tutup gezemez miyiz?
İstesek biriyle bir film izleyemez miyiz?
İstesek o keki pişiremez miyiz?
Sana kek yaptım diye şarkılar söyleyemez miyiz?
Söyleriz elbet.
Ama diyoruz ki biz; birinin elini tutmakla, sıkı sıkı tutmak arasında çok fark var!
Ya tutarsn, ya tutmazsın ya da ya da tutmuş gibi yaparsın.
İşte patlattığım/patlattığımız son cümle, birlikte ve milyonlarca kadınla birlikte;
Ben; elimi sıkı sıkı tutmayacağını bildiğim hiç kimseyle o sokakta dolaşmayacağım.
Repliklerin ve benim sıcak elimin bir anlamı yoksa kimseyle o filmi izlemeyeceğim.
Ve ben...
O şarkıyı hiç bir zaman söylemeyeceğim.
Dünyanın en güzel keki bile olsa "sana kek yaptım" demeyeceğim.
Tarifini bulmuş bile olsam havuçlu-tarçınlı keki bir başıma yiyeceğim.
Benimle yemeye layık biri olmadıkça yanımda, kendim pişirip, kendim yiyeceğim : )
Ama ama yine de ne var ki; birinin kadını olmak istiyor canım; biraz korunmak, biraz şımarmak, biraz dolaşmak, sevmek ve sevilmek istiyorum sonsuza dek...
Kek olmasa da budur dilek...
Havuçlu-tarçınlı-niyetli kekimden bir dilim yemek gerçekten ister yürek : )
Kadınca ve yine DinçeL'ce bir yazıyla ayrılıyorum yine yanınızdan : )
Ha unutmadan ; bu yazı bana göre ne o kadının, ne de benimdir, bu yazı bence; dünya üzerinde yaşayan her kadının niyetidir.
Sizce?...

Sevgilerimle : )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder